Koza Han 07.06.2019

15. yüzyıl sonlarında II. Bayezid tarafından mimar Abdül ula bin Pulat Şah'a İstanbul'daki eserlerine vakıf olarak Bursa'da yaptırılmış handır. Ulu Cami ile Orhan Cami arasında bulunan yapının avlusunda, altında şadırvanı olan minik bir mescid vardır. Osmanlı Devleti‘nin doğduğu ve yükselişinin başladığı Bursa sınırlarında yer alan Koza Han bugün bir alışveriş merkezi gibi hizmet vermekle birlikte tarihi ve mimari değerinden hiçbir şey kaybetmeyen yapılardan.

Yapıldığı dönemde hemen yakınındaki Pirinç Hanı ile birlikte kentin en önemli iki hanından biri olan Koza Han zaman içerisinde Yeni Han, Beylik Han, Yeni Kervansaray, Simkeş Han, Han-ı Cedid, Han-ı Cedid-i Amire gibi isimlerle de anılmış. Ancak en sonunda, bu handa yoğunlukla ipek tüccarlarının ticaret yapmasından dolayı Koza Han olarak varlığına devam etmiş.

Bursa’nın en ünlü yerlerinden biri olan Koza Han sadece bir alışveriş merkezi olarak değerlendirilmemeli, pek çok yerli ve yabancı diplomat, iş adamı hatta İngiltere Kraliçesi Elizabeth’in de ziyaret ettiği bu yapı mimari ve tarihi değerinden dolayı da Bursa seyahatinizde uğramanız gereken duraklardan biri olmalı. 1491 yılında Sultan II. Bayezid tarafından Mimar Abdül ula bin Pulat’a, İstanbul’da yine kendi adına yaptırmış olduğu cami ve külliyeye gelir sağlaması için yaptırılan Koza Han’ın yerinde daha önceden ipek böceği kozalarının satışı yapılıyormuş. Ki bu ipek böceği ve ipek kumaş ticareti Bursa’nın bugün bile tekstil sektöründe koruduğu önemi yaratan kilometre taşlarından.

Ortadaki avlusunda bir mescit ve şadırvan bulunan, iki katlı ve toplam 95 odalı Koza Han yapıldığı dönemden beri de ipek tüccarlarının meskeni olmuş. Hatta geçmişte bazı ipek tüccarlarının handa iki oda tutarak birinde satış yaparken diğerini de depo olarak kullandığı söylenir.

1672 ve 1685 yıllarında da tadilattan geçen yapı en son büyük tadilatını 1950 yılında geçirmiş ve bugün mağazalarla dolu olan son halini almış.

Aslında Bursa Koza Han iki yapıdan oluşuyor. İlki ortasında bir avlu bulunan, dikdörtgen biçimli, iki katlı han binası. Diğeri ise hanın hemen dışında yer alan, zamanında tüccarların atlarını bağladığı, bugün Dış Koza Han adıyla bilinen ahırlar.

Ana binada alt katta 45, üst katta da 50 oda yer alıyor. Ki bunlar artık birer mağaza. Odaların önünü ise revaklar çevreliyor. Aslında üst kattaki revaklar başta ahşap iken sonraki tadilatlar sırasında kagire çevrilmiş ve üzerleri kubbe ile örtülmüş.

Hanın girişi ise (dönemin 5 yıldızlı otellerinden sayıldığını düşünürseniz) kesme taşlarla son derece gösterişli olarak yapılmış ve girişin iki yanında yer alan eyvanlardan üst katlara çıkış sağlanıyor. Ki bu giriş kemerinin içinde renkli taşlarla süslenmiş kaplamalar da tarihi açıdan son derece değerli.

Avlunun ortasında bulunan mescid günümüze kadar ulaşamamış ve şimdi bu kısım ziyaret sırasında yorulan, etraftaki hareketi, tüccarları, alıcıları ve turistleri seyrederek dinlenmek isteyenlere içecek servisinin de yapıldığı cafeler yer alıyor.

Eskiden ahır olup günümüzde Dış Koza Han olarak bilinen kısım ise yine yeme içme alternatifleri ile dolu.